Güney Kore’nin başşehir Seul’ün 288 kilometre güneybatısındaki Muan kentindeki Musan Milletlerarası Havalimanı’nda, Jeju Air havayolu şirketine ilişkin uçağı dehşetli bir kaza yaptı.
Kuş sürüsünün neden olduğu tez edilen kazada, uçağın içindeki 181 bireyden 151’inin öldüğü açıklanırken 2 kişinin kurtulduğu açıklandı.
Kazanın akabinde açıklama yapan Arazi, Altyapı, Ulaştırma ve Turizm Bakanlığı (MOSIT), skandala imza atarak acılı aileleri perişan etti.
Yonhap haber ajansında yer alan habere nazaran, MOSIT, Muan Memleketler arası Havalimanı’nın birinci katındaki bekleme salonunda kimlikleri tespit edilen 22 kişinin isimlerini açıkladı.
Ölenlerin isimleri her anons edildiğinde, bekleme salonu acılı ailelerin gözyaşları ve hıçkırıklarıyla inlerken açıklanan isimlerin daha evvel açıklananlardan farklı olması karışıklığa sebep oldu.
Hükümetin kazaya verdiği reaksiyondan ve yaşanan bağlantı krizinden ötürü reaksiyon gösteren aileler, daha evvel öldü diye açıklanan akrabalarının isimlerinin yayınlanan vefat listesinde olmadığını belirtti.
“Bu benim ailemin hala hayatta olduğu manasına mı geliyor?” diyen bir yolcu yakını, bilgi alma taleplerinin saatlerce bekletildiğini “Yaslı aileler saatlerdir karanlıkta” kelamlarıyla tabir etti.
Bir öbür aile, “ölülerin listesinin neden hala açıklanmadığına reaksiyon gösterirken” kazada ölenlerin kimlik tespitinde hükümete yardımcı olabileceklerini belirtti.
Bir kişi ise, kazaya ait açıklamaların, kaza yerinden 288 kilometre uzaklıktaki başşehir Seul’de yapılmasına “Kaza yeri burasıyken neden Seul’de açıklama yapıyorlar?” kelamlarıyla isyan etti.
MUCİZE KURTULUŞUN ARDINAN BİRİNCİ SÖZLER
Jeolla eyaletindeki felaket kazadan kurtulan uçuş vazifelisi Lee Im, kaldırıldığı hastanede birinci kelamlarını söyledi.
Mokpo Kore Hastanesi’ne kaldırılan 33 yaşındaki Lee, hekimin “Neresi acıyor?” sorusuna “Ne oldu?” sorusu ile yanıt verdi.
Doktor, mucize bir formda kazadan kurtulan Lee’nin hafıza kaybı yaşadığına işaret ederken, yaşananları anlatmak yerine “neden buradayım? sorusu sorduğunu belirtti.
Uçağın kuyruk kısmındaki yolculara hizmetten sorumlu olan Lee’nin, sol omzu kırılmış ve başından yaralanmış bir biçimde hastaneye kaldırıldığı lakin şuurunun açık olduğu ve baygın olmadığı tabir edildi.
Kazadan evvel Lee’nin emniyet kemerini bağladığını ve uçağın indiğini sandığını, daha sonrasına dair hiçbir şey hatırlamadığını söylediği bildirildi.
Hastaneden yapılan açıklamada, Lee’nin nabzının olağan olduğu ve yürüyebildiği aktarıldı.
Kazadan sağ kurtulan ikinci kişi, 20’li yaşlarındaki bayan uçuş vazifelisi Koo Mo Mo oldu. Koo Mo Mo, itfaiyeye verdiği tabirde “uçağın motorlarından birinin yandığını ve akabinde patladığını” söyledi.
Hayati tehlikesi bulunmadığı bildirilen Koo Mo Mo’nun, uçağın kuyruk kısmına yakın kısımda yer alan acil çıkış alanında bulunduğu ve kaza sırasında kuyruk kısmının kopmasıyla kurtulduğu vurgulandı.
GÖRGÜ ŞAHİTLERİ KAZA ANINI ANLATTI
Yaşanan kazanın akabinde konuşan görgü şahitleri, kazadan evvel motorda kıvılcımlar gördüklerini ve patlamalar duyduklarını bildirdiler.
Havaalanı yakınındaki bir konutta kalan 41 yaşındaki Yoo Jae-yong, kazadan evvel uçağın sağ kanadında bir kıvılcım gördüğünü söyledi. Yoo, “Tam aileme uçakta bir sorun olduğunu söylüyordum, yüksek sesli bir patlama duydum” dedi.
Havalimanından 4,5 kilometre uzakta kazaya şahit olan Cho, “Uçağın alçaldığını ve inmek üzere olduğunu düşündüm. Sonra birdenbire büyük bir patlama oldu ve dumanlar yükseldi. Arkanın bir dizi patlama sesi daha duydum” tabirinde bulundu.
70 yaşındaki bir öbür şahit Kim Yong-cheol, uçağın birinci denemede iniş yapamadığını ve kazadan evvel havada bir tıp daha attığını söyledi. Kim, kazadan yaklaşık beş dakika evvel “metalik bir kazınma sesi” duyduğu belirtti.